Öncelikle herkese sağlıklı cocuklar ve kolay bir doğum diliyorum.Bu bizim hikayemiz herkesin böyle olacak diye birşey yok o yüzden yazdıklarımı sakın hep böyle olur diye algılamasın sevgili okurlarım.
Şimdi sıra doğumun nasıl başladığında;
Bir önceki post için bilgisayarıma yayınla komutu verdikten sonra ne olduysa oldu.
Arkadaşlarımla sosyal alemde mesajlasıyordum ki nişanım geldi, doktorumu aradım 1-2 gün içinde doğum gerçekleşecek korkmaya gerek yok dedi,doğum belirtisi bu dedi.
İçim rahat bi şekilde acaba kuaföre mi gitsem diye düşünüp bilgisayara geri oturdum ve doğum fotoğrafçımız Ayça'ya mesaj çektim. Ve bir yarım saat sonra oturduğum yerden ayağa kalkmamla suyumun gelmesi bir oldu, tekrar doktorumu aradım ve bir duşa alarak hastaneye gitmemi 2 saate yanımda olacağını söyledi saat 17:30..Bu arada sancı yok kasılma yok..
Ben hem korkuyor hem heyecandan saolsun ki her anımda annem yanımdaydı, önce eşimle babama daha sonra fotoğrafçımıza haber verdikten sonra taksiye atlayıp hastaneye gittik ve hemen yatışımızı gerçekleştirdiler saat 18:30..
Trafik saatine denk gelmişti, ben hiç böyle hayal etmemiştim gece sancım tutacak apar topar gidecektik:)
Nst'ye bağlandım, sancı görünüyor ama ben hiçbirşey hissetmiyordum.Bu arada netten okuduğum bütün olumsuz şeyleri hemşirelere sıralıyordum, suni sancı istemiyorum, lavman istemiyorum diye.
Onlarda saolsun büyük bir sabırla bana doktorum demeden kendılerının birşey yapmayacağını söylüyorlardı.
Nöbetçi doktor geldi açıklığın 2 cm olduğunu söyledi saat 19.30 ve sonra hemşire doktorumun suni sancı bağlanmasını istediğini söyleyerek bana suni sancı bağladılar.
Daha sonra sancıları gene sadece nefes alıp vererek gayet bağırtısız,çağırtısız bi şekilde atlatıyordum.saat 20.30
Doktorum Herman Bey'in kapıdan içeri girdiğini görünce içimin nasıl rahatladığını anlatamam.Heyecanlanmana ve korkmana gerek yok Harika gidiyorsun diye beni motive etti.Ve daha sonra muayene etti ve acılma 4 cm dedi.Fotoğraçımı aradım acıklık 4cm dedim yarım saate yanınızdayım dedi saat 21.00 'de kapıdan girdi o güler yüzüyle:)
Daha sonra suni sancıyı arttırdılar, doktorum epidural takmayalım dedi, sen bunu epiduralsiz atlatırsın dedi, ben o kadar çok şey okumusum ve duymusum ki yok 5cm den sonraki agrılara dayanam o yüzden istiyorum dedim.Sizlere tavsiyem cok doğum hikayesı dınlemeyın ve okumayın,herkesın yasayacagı bambaska bır hıkaye varmıs, bunu yasamadan anlamıyor ınsan ama. acıklık 5 cm'e ulastıgında epidural uzmanı geldi hazırlıklarını yaptı ve epiduralim takıldı.saat 22.00 Ben kan aldırırken bile baygınlık geçiririm ama epidurali hissetmedim bile oldu bitti diyene kadar bitti herşey ve doktor bana döndü ve artık korkma bundan sonra doğum senin için %90 bitti dedi.Geçmiş olsun dedi ve gitti.bu da korktuğum gibi olmamıştı,herşey usulüne uygun gidiyordu ve ben hala çok feci tırsıyordum.saat 22.20
epiduralim takıldğında Fotoğrafcımız Ayça ben bi aşağıya gideyim daha var nede olsa deyip odadan çıktı, kuzenlerim biz eve gidelim sabaha kadar doğuramaz ne de olsa deyip arabaya inmişlerdi.
Doktorum geldi muayene etti ve acılma tamam doğumhaneye alıyoruz dedi.Ben bu arada facebbokta arkadaslarımının yorumlarına karsılık verıyordum.saat 22.40
Eşim inanamıyor giden herkesi geri çağırıyor herkes şokta ben dahil.saat 22.45
Herman bey eşime hadi doğuma hazırlanmaya gidelim dedi, eşim hayır ben gelemem yapamam dese de geleceksin göbek kordonunu sen keseceksin sana doğum günü hediyesi olarak dedi.
Ben eşimi 9 aydır ikna edememişken doktorum 5 snde ikna etmişti.
Doğumhane de eşim elimden tutuyordu, karşımda doktorum ben hala fotoğrafçıya haber vermeyi unutmayın derken arkadan ben burdayım diyen o gülen gözlerle Ayça'yı gördüm ve doğuma başlandı.
Evet herşey senın elinde ıkınmaya başla dedi ve Ayça'ya seslendiğini duyuyordum anları kaçırıyorsun bak bebek geliyor dediğini duydum, ama bir süre sonra ben yapamıycam galiba deyip kendimi bıraktığımı hatırlıyorum bu cümleyi kurduğum anda doktorumun sesi yükseldi karsıdan yaptın bile herşey bitti dedi ve bir ses duydum, bir ağlama bi cıyaklama sesi hayatımda duyduğum en güzel ses olduğuna yemin edebilirim.Bir ağlama sesi bu kadar muhteşem olamaz.
Kucağımda küçük minik kaygan bir yavru vardı gözlerini öyle bir açmıştı ki işte ben geldim hayatınızda ki yerini aldım der gibiydi.
Babası ağlıyor ben ağlıyordum.Saat 23.00.30 Nisan 2012
Babasının doğum günü inadına 1 saat önce geldi.Bundan sonra eşime kimse bundan daha güzel bi hediye veremezdi ben bile.
Dikişim atılırken,eşim ben bebeğimizin yanına gidiyorum dedi ve gitti.İlk satışı gerçekleştiler baba oğul:) o andan itibaren sanki o dikişler bitmedi bana aklım oğlumda içim kıpır kıpır bıranonce bıtmelı ve kucağıma almalıyım diye düşünüyorum.
herşey bitip odama götürülmek üzere hazırlanırken doktorum elimi tutarak harika bir doğum oldu ama sen taksi de doğurmak diye birşey duydun mu dedi, neden dediğimi hatırlıyorum, zira bir sonraki doğumunu takside yaparsın bana gerek kalmaz dedi.Kafası rahat insanların doğumları kolay olur bunu sakın unutma dedi.Ve yarın görüşmek üzere deyip gitti.
Ve emzirme serüveni ile karşılaşmak için odaya çıkarıldım saat 24.00
Allah herkese kolay ve sağlıklı bir doğum nasip etsin.Ben başından beri sezeryan diye tutturmama rağmen bana norma doğum yaptıran doktorum Herman Bey'e sonsuz teşekkürler, Gayrettepe florence nightıngale hastanesi çalışanları,hemşireleri yardımlarınız ve kaprislerime sabırla cevap verdiğiniz için çok teşekkür ederim.
blogdan twitterdan facebooktan mail atan arayan soran ıyı dıleklerını gönderen tüm arkadaşlarım ıyıkı varsınız cok tesekkur ederım, hepinizi çok seviyorum..
bütün hamilelere kolay bi doğum diliyorum,rabbim bu duyguyu yaşamak isteyen tüm kadınlara nasip etsin diyorum ve gidiyorum.
benimki uyandı bunu yazabildiğime şükrediyorum:))
ama herseye değer onun sesi,
öpüyorum hepinizi.